Başlangıçta bir takım kaygılarım vardı. Malum Gökçeada Bozcaada kadar gelişmiş bir turizm potansiyeline sahip değil, sonra daha az sayıda ve kalitede tesis yer alıyor. Geniş bir yüzölçümüne sahip olunduğu için de konaklama seçenekleri bazen ulaşım açısından sıkıntılı olabiliyor. Vb pekçok soru işaretiyle interneti araştımaya başladım, sorup soruşturdum ve aşağıdaki gibi sitelere ulaştım. Hepsi oldukça faydalı. Eğer burada yazdıklarım sizin için yeterli değilse, mutlaka bu seçenekleri de değerlendirin.
-Gökçeada'm
-Gökçeada Rehberi
-Gezenti Mete
-Özgürce
Şimdi gelelim benim anlatacaklarıma...
Öncelikle ada sadece denize gireyim düşüncesindeyseniz haksızlık edeceğiniz bir yer.
Adada karayolu ile ulaşımı olan oldukça güzel plajlarının bulunmasının yanısıra keyifle gezebileceğiniz tarihsel mekanlara ve rum köylerine de ev sahipliği yapıyor. O yüzden kısa ama dolu dolu bir tatil için ideal bir seçenek.
Önce ulaşım...
Adaya İstanbul'dan ulaşım son derece kolay. Edirne istikametinde otoyoldan ilerlerken, Tekirdağ'ı geçtikten sonra Malkara'ya gelmeden Şarköy ayrımından yolu takip edebilirsiniz. Ben şahsen biraz daha devam edip Keşan ayrımından çıkmanızı tavsiye ederim. Şarköy yolu çok güzel bir doğa içerse de hem çok dolambaçlı hem de inişli çıkışlı. Sonuç olarak Gelibolu istikametinden devam ettiğinizde Kabatepe şehitlik bölgesine geldiğinizde feribot tabelasını takip etmeniz yeterli.Yol Kabatepe'ye kadar ortalama 1 saat mola ile birlikte 5,5 saat kadar sürüyor. Bundan sonra Feribot ise işin en bilinmez tarafı...
Hava koşulları iyi olduğunda 70 dk kadar süren yolculuk, bazen 90 dk geçebiliyor. Feribot karşılıklı olarak 2 saatte bir hareket ediyor bu gecikmeler ise uzun kuyruk ve beklemelere neden olabiliyor. (biz 3 saat kadar beklemek durumunda kalarak vardığımızdan 2 sonraki feribota binebildik. Aynı ihtimalin dönüş içinde olduğunu her zaman akılda tutmakta fayda var.)
Gestaş deniz ulaşımın sitesinden tarife ve fiyat bilgilerine ulaşabilir. Anlık iptal ve gecikme bilgilerini de takip edebilirsiniz.
KABATEPE - GÖKÇEADA
Haftaiçi Uygulanan Tarifemiz
|
|
Kabatepe'den Hareket
|
Gökçeada'dan Hareket
|
08:00
|
07:00
|
10:00
|
10:00
|
13:00
|
13:00
|
16:00
|
16:00
|
19:00
|
19:00
|
21:00
|
21:00
|
Haftasonu Uygulanan Tarifemiz
|
|
Kabatepe'den Hareket
|
Gökçeada'dan Hareket
|
07:00
|
07:00
|
09:00
|
09:00
|
11:00
|
11:00
|
13:00
|
13:00
|
15:00
|
15:00
|
17:00
|
17:00
|
19:00
|
19:00
|
21:00
|
21:00
|
Kabatepe - Gökçeada / Çanakkale-Gökçeada (Aktarmalı) / Lapseki-Gökçeada
(Aktarmalı)
|
|||||
Öğrenci
|
1,50 TL
|
Yolcu
|
3,00 TL
|
Otomobil(1+7 Koltuk)
|
35,00 TL
|
Minibüs(8-18 Koltuk)
|
40,00 TL
|
Midibüs (19-32 Koltuk)
|
65,00 TL
|
Otobüs
|
150,00 TL
|
Kamyonet 1 - 3,5 Ton
|
40,00 TL
|
Kamyonet 3,5 - 6 Ton
|
50,00 TL
|
Kamyon
|
105,00 TL
|
Tır
|
160,00 TL
|
Küçük Motor(150 cc Altı)
|
7,00 TL
|
Motor(150 cc Üstü)
|
12,00 TL
|
Romork
|
30,00 TL
|
Karavan
|
80,00 TL
|
İş Makinesi
|
105,00 TL
|
Traktör
|
35,00 TL
|
1/2m3 Yük
|
4,00 TL
|
1 m3 Yük
|
8,00 TL
|
Palamar
|
50,00 TL
|
Manevra
|
230,00 TL
|
||
Ada hakkında...
Ada hakkında en derli toplu bilgiye Gökçeada Rehberi sitesinden bakabilirsiniz. Ama özetle araba ya da motorsikletle rahatça gezilebilecek, (çok sıcakta gitmediyseniz yürünebilir bile) bol plajlı ve mekanlı bir yer. Yalnız ada içi toplu taşıma biraz sıkıntılı hem zamanlı hem de seyrek.Havaise çoğunlukla düşük nemi sayesinde sıcak olduğunda bile insanı yormayan bir özellikte. Haziran-Eylül ortası tarihleri arasında gönül rahatlığı ile konaklanabilir. Sabahları dinç uyanıp akşamları enerjik yatağa girebileceğiniz bir dinlenmişlik sağlıyor.
Adaya ilişkin karakteristiklerden biri de keçi. Her an her yerde keçi bulabilirsiniz. Çoğunlukla ürkek olan bu canlılar arasında da arabanıza girmeye çalışacak kadar cana yakınları da var.
Adanın belki de en önemli özelliği dünyada tatlı su açısından en zengin 4. ada olması. Ada içi yolculuklarınızda sıklıkla gölet ve bentlere rastlayacak eşsiz fotoğraflar çekebileceksiniz.
Yerleşimcilerin ve kültürün ortak bir özelliği ise çeşmeler ya da diğer adı ile çamaşırhaneler. Eskiden köylerde birkaç tane ortak çamaşır yıkama yeri bulunuyormuş. Şimdilerde ise buralar tamamen nostaljik kareler sunuyor.
Adada pek çok Rum ve Türk halen kardeşçe yaşıyor. 14-15-16 Ağustos tarihlerinde ise Rumların geleneksel kutlamaları yer alıyor. Bu dönemde ada kalabalığı artsa da (dünya genelinden Rumlar geliyor) renkli görüntüler ve kendinize yakın bulacağınız etnik müzik ve gösteriler izleme şansı bulabilirsiniz.
Konaklama...
Adada konaklama çoğunlukla apart ve pansiyon şeklinde, yanısıra kiralık ev ve butik ev de bulunuyor. Ancak köylerde yaşayan halkın turizmle tanışmasının ardından en doğru seçenek apart ve pansiyon olmuş burada. Zaten ne kadar az büyük sermaye girerse o kadar iyi (duyduğumuz kadarıyla Uğurlu plajı bölgesindeki tarlalar aynı şahıslar tarafından topluca satın alınıp duruyormuş, yakında bir savunma gerekir sanırım.)
Konaklamaya dönersek çok iyi bir seçenek olarak VAMA apartı öneriyorum. Yukarı kaleköyde bir aile apartı. Sessiz, sakin ve temiz. Mihriban hanım sabahları yanınıza kahvaltınızı kendisi taşır. Tabiri yerindeyse özel hizmet eder. Beğeninizi yüzünüzden okumayı bekler. İçi rahat edince işine döner. Her sabah yeni bir sürpriz bekler sizi.
Terasında püfür püfür oturup akşam kahvenizi keyifle yudumlarsınız. Öyle günler olur ki tatil gezip tozmak değil onun balkonundan adayı seyretmek haline gelir.
Zeytinli Köyü
Adanın belki de en turistik köyü, evlerin önemli bir kısmı elden geçirilmiş. Aktif yaşamın olduğu bir köy. Köy içinde araçla ulaşım yok, giriş kısmında yol kenarına park ederek ilerliyorsunuz. Zaten arabayla gitmek aşağıdaki gibi güzellikleri kaçırmanıza neden olacaktır.
Tepeköy ve Çınaraltı
Tepeköy'e giden yol üzerinde köye henüz varmadan ayrılan yolu takip ederek gittiğiniz bu mevkide eski bir karakol bulunuyordu. Zaman içerisinde karakolun yıkılması ile sayfiye yeri olarak kullanılan yerde, tarihi bir çınar ve karadut ağaçları bulunuyor. Yüksek bir konumda yer alan tepeden Semadirek adasını net bir şekilde izleyebilir, mangal keyfinizi mükemmel bir manzara eşliğinde yapabilirsiniz. (Alıntı: http://www.gokceadam.net/)
Tepeköy'ün en önemli özelliklerinden biri ise tamamı Rum vatandaşlardan oluşması. Bu köyü böyle tutmak için de çaba gösteriyorlar. Haliyle adada size gerçekten Rum kültürünü hissettirecek en belirgin köy. Barba Yorgo'ya gitmeyi de unutmamak lazım.
Dereköy
Vakti zamanında 2650 hane ile Türkiye'nin en büyük köylerinden biriymiş. Şu an ise 150 kadar insanın yaşadığını öğrendiğimiz hayalet bir köy. Sanki savaştan çıkmış gibi, sessiz, ıssız ve yıkık dökük. İnsanın içi sızlıyor. Bunu biz mi yaptık diyerek???
Kaleköy
Özellikle yaz aylarında mükemmel bir esintiye sahip olan Kaleköy'den Ege Denizi üzerinde batan güneşi, Yunanistan'a ait Semadirek adasını izleyebildiğiniz gibi adanın merkezini, Eski Bademli ve Zeytinli Köyü de izleyebiliyorsunuz. Bölgeye çok hakim bir tepede konumlanmış Kaleköy'de Cenevizliler döneminde yapılmış bir kalenin kalıntıları da bulunuyor. Kaleköy'ün diğer yamacına geçtiğinizde ise tüm güzelliği ile Yıldız Koyu karşılıyor sizleri. (Alıntı: http://www.gokceadam.net/)
Bademli Köyü
Eski bademli aslında adanın balkonu olarak tabir edilen, hakim olduğu alanda yaklaşık 300 derecelik bir açı ile Yıldız Koyu, Kaleköy, Semadirek, Gökçeada Havalimanı, Zeytinli Köy ve Gökçeada merkezini izleyebiliyorsunuz. Özellikle günbatımını izlemek ve fotograflamak isteyenler için akşam saatlerinde mutlaka uğramalısınız. (Alıntı: http://www.gokceadam.net/)
Bence adanın özgün köylerinden birisi; eski taş evlerde yaşam, çamaşırlıklar, asırlık ağaçlar var.
Aydıncık (Kefaloz) Plajı
Adanın popüler plajı olduğunu söyleyebiliriz. Duş imkanı ve ince kumu, sığ denizi ile aileler için de uygun bir seçenek. Adanın canlı denizlerinde bizim gibi şanslıysanız 2 kere vatoz görebilirsiniz. Çeşit çeşit balıklarla yüzmek, sübyelerle oynamanız da yanında cabası
Uğurlu Plajı ve Gizli Liman
Adanın bana en uygun plajı, çakıl, derin ve berrak. yaklaşık 10m görüş mesafesi ile yüzerken huzurlusunuz.
Yüzerken bu küçük kırmızı deniz yıldızı da bize eşlik etti. Belki size de eder.
Laz Koyu
Adanın kalabalık olan diğer denizlerinden birisi de Laz Koyu. Neden Laz derseniz. Ben fazla el altı olmasından derim. Fotoğrafa bakıp aldanmayın öğleden sonra baya kalabalık oluyor. Denizi güzel ve temiz.
Kuzu Limanı Plajı
Feribot iskelesinin yanında, dalgakıranla ayrılmış bir plaj. oldukça sığ kum denizi ile çoğunlukla ailelerin tercih ettiği bir plaj, duş imkanı var. Ayrıca diğer tüm plajlardan farklı olarak plaj voleybolu sahası ile gençler için de sörfe alternatif oluşturuyor.
Yıldız Koyu
Adanın denize girilen en güzel koylarından olan Yıldız Koyu, aynı zamanda adada bulunan Sualtı Milli Parkı'nın da başlangıç noktası. Balık avcılığının yasak olduğu bu alanda aletli dalış öğrenebilir, Gökçeada'nın sualtı güzelliklerini keşfedebilirsiniz. Özellikle ağustos ayında deniz mükemmel oluyor bizden söylemesi.(Alıntı: http://www.gokceadam.net/)
Marmaros Şelalesi
Araçlarla ulaşımın bir yere kadar sağlandığı, gerisini ise gür bir ormanın içerisinden gezerek yürüdüğünüz bir şelale Marmaros. Şelale dediysek öyle çok büyük bir su akışı beklemeyin hele ki yaz aylarında. Ancak yine de adanın görülmesi gereken yerlerinden bir tanesi, eğer doğa yürüyüşlerini seviyorsanız yanınıza biraz kahvaltılık alarak sabahtan yola çıkmanızı tavsiye ederiz.(Alıntı: http://www.gokceadam.net/) Öğrendiğimiz kadarıyla birkaç piknikçi yangınından sonra ulaşımı jandarma tarafından kapatılmış. Yerel halktan bilgi almakta fayda var.
Peynir Kayalıkları
Kuzu Limanı'nın hemen yanındaki buruna yakın bir mevkide bulunan Peynir Kayalıkları, depremlerle yükselmiş volkanik bir zemin üzerinde rüzgar ve dalgaların izlerini bırakmasıyla oluşmuş mükemmel ve ihtişamlı bir görüntüye sahip doğal güzelliklerden.(Alıntı: http://www.gokceadam.net/) Öğrendik ki sadece tekne turu ile görülebiliyor.
GÖKÇEADA'DA
KAÇIRMAMANIZ GEREKENLER
1. Efibadem Kurabiyeleri
Çelik ailesinin Meydani
Pastaneleri, ürettikleri Efibadem kurabiyeleriyle isimlerini ada sınırları
dışına taşırmış durumda. Burada üretilen el yapımı kurabiye son derece başarılı ve o kadar ünlenmiş ki pastanede satılan çok güzel dondurmalar ve nicesi arka planda kalmış. Siz yine de arkadaşlara birer paket almayı unutmayın. Merkezde.
2. Dibek Kahvesi
Araştırmalarım beni Eski bir Rum köyü olan
Zeytinli'de Madamın Kahvesine kadar götürdü. Madam 10 yıl kadar önce vefat etmiş ancak oğlu ve gelini halen yaz aylarında adaya gelerek onun geleneğini devam ettiriyorlar. Bence siz de uğrayıp geleneğe destek verin. Ada merkezindeki yerel ürün marketlerinden de birkaç paket almayı unutmayın. Zeytinliköyde.
3. Sakızlı Muhallebi
Yiyeceğiniz sakızlı muhallebiler ise anneniz nasıl yaparsa öyle. Bu konuda da en iyi yine Zeytinli'de Barba Hristo tatlıları, zira öğrendiğime göre adadaki pek çok kafeye de kendisi üretim yapıyormuş. Yemezseniz Ağlarsınız sonra. Zeytinliköyde.
4. Ada Şarapları ve Barba Yorgo
Ve tabi ki şarap. Halihazırda 2-3 tane kalmış olan yerel ada şarabı üreticisi bırakın dışarıya satmayı ancak kendilerine yetecek kadar üretim yapabiliyorlarmış. Bu nedenle gidip kendi mekanlarında içmenizi öneririm. Bunun için en iyi yerlerden biri Barba Yorgo Mezeleri ve şarabıyla son derece başarılı. Her akşam Türk ve yunanca/rumca tavernası olan mekan son derece naif. Bence Tepeköy'e yolunuzu düşürmeye bir nedendir. Barba Yorga'ya gidecek olursanız "sıcak peynir"i mutlaka deneyin.
6. Organik Ada Balı
Organik Gökçeada Balı, Gökhan’ınBal Çiftliği. Kendisi eski kaleci, güleryüzlü eşi ve güzeller güzeli iki kızı ile birlikte. Kaçmışlar. Keçiler, koyunlar, kediler, köpekler... Kendilerine özel, başkalarıyla zevkle paylaştıkları bir yaşam kurmuşlar. Organik bal üretiyor, yetmiyor tanıtıyorlar. Bir de bostan yapmışlar ne yemek istiyorsanız seçip kendiniz topluyorsunuz. Domatesin kokusunu özlediyseniz diye söylüyorum. Bademli Köyünde
7. Gökçeada Oğlak Çevirme
Bir etobur olarak araştırdım ettim. Öğrendim ki, adada oğlak çevirme Yörük Çadırında yeniyormuş. Ayarlamaları derhal yaptım. Adanın tamamen doğal ortamda
yetişen bu lezzeti tatmadan dönmeyin derim. Kaleköy yolu üstünde.
8. Bi'yer
Eve gidersiniz, mutfağa girersiniz, dolabı açarsınız, canınız ne çekmişse onu seçer yersiniz. Aynen böyle şaka değil, yaptım. Birbirinden güzel ev yemeklerini, zeytinyağlılarını bulabileceğiniz. kutu gibi bi'yer. Merkezde.
9. Mustafa'nın Kayfesi
Yukarı Kaleköy'de yer alan kayfe, kahvaltısı ve tatlıları ile meşhur, bir çınarın altında keyifle kitabınızı okuyup dibek kahvenizi içip, akşamında keman eşliğinde bir şiir dinletisine maruz(!) kalabilirsiniz :)
Yukarı Kaleköy'de yer alan kayfe, kahvaltısı ve tatlıları ile meşhur, bir çınarın altında keyifle kitabınızı okuyup dibek kahvenizi içip, akşamında keman eşliğinde bir şiir dinletisine maruz(!) kalabilirsiniz :)
10. İmroza Sabun Atölyesi
Ada yağ üretimindeki zenginliğinin yanısıra sabun vb için de iyi bir noktada. Ancak bunlar içinde İmroza farklı bir yere sahip hem anlatıyor hem yapıyor hem satıyorlar. Yetmiyor atölyenin güzel bahçesini dinlenmeniz için açıyorlar. Mis kokularla güzel bir manzara, daha ne istenir. Bayanlar özellikle keçi sütlü sabunu çok tercih ettiler. :)
Ada yağ üretimindeki zenginliğinin yanısıra sabun vb için de iyi bir noktada. Ancak bunlar içinde İmroza farklı bir yere sahip hem anlatıyor hem yapıyor hem satıyorlar. Yetmiyor atölyenin güzel bahçesini dinlenmeniz için açıyorlar. Mis kokularla güzel bir manzara, daha ne istenir. Bayanlar özellikle keçi sütlü sabunu çok tercih ettiler. :)
UNUTMA!
- Tepeköy’e gidilecek. Çınaraltında Semadirek adasına karşı gün batımı izlenecek.
- Kaleköy’de kaleye tırmanılacak.
- Dibek kahvesi içilecek.
- Sakızlı muhallebi yenecek.
- Gökçeada İmroza Sabun alınacak. (Kaleköyde)
- Kokina’dan hediyelik eşya bakılacak (Merkezde)
- Buharda oğlak, İmroz köftesi, ada sucuğu, ada şarabı, karadut şurubu ve dondurma.
- Efibadem kurabiyesi yenilecek ve alınacak. (Meydani Pastanesi-Merkez’de)
- Kefaloz plajı (Aydıncık plajı) sörf ve güzel kum deniz için.
- Uğurlu plajı berrak, derin ve ince çakıl deniz için.
Ek bilgiler için:
Gökçeada dalış merkezi
Gökçeada sörf merkezi
Adaya özgü ürünlerin satış yeri
Seabird Tekne Turu
