Ölü Gelin

Araya bir de animasyon atmak lazım.... :)
Tim Burton'un mükemmel denebilecek yapımı Corpse Bride. Çocuklara uygun değilmiş gibi görünse de rahatlıkla onlarla izlenebilir. Bir oğlan ve bir kızın aşk hikayesini konu alıyor. Toplumsal baskı, çıkar ilişkileri, din ve vicdan, aşk hepsi bir arada tekmili birden :)
İzleyin.
IMDB: http://www.imdb.com/title/tt0121164/
Fragman: http://www.youtube.com/watch?v=l-akimwGclk

Saros Körfezi ve Danişment Orman Kampı

İlk gezimde Çanakkale'den yola çıkarak gitmiştim Foça'ya kadar. İkincisinde güzergahı tersten yol adım. Son olarak Saros Körfezine geldim. Burada Orman Bakanlığı işletmesinde yer alan Danişment Orman Kampı yer alıyor. Orman içerisinde çadır alanlarının yer aldığı ve ormandan çıkar çıkmaz sıcak kumlara ayak basabildiğiniz bir ortam.

Oldukça geniş bir alana yayılmış, marketi, tuvaleti ve duşları olan bir kamp, ancak ben biraz titizimdir derseniz, diyeceğim zaten çadır size göre bir seçenek değil. :)

Danişment orman kampı ile ilgili birkaç hatırlatma yapmakta yarar var.
İlki tatil dönemlerinde (bayram vb.) epey kalabalık oluyor. İkincisi her ne kadar geniş bir araziye yaylmış da olsa market vb. imkanlara yakın yerlerde hemen bitişiğinize bir çadırın kurulması kaçınılmaz. Bilişik derken gerçekten bitişik. :)
Son olarak, aslında Danişment'in sorunu da değil bu Türkiyenin sorunu, Türkiyede ve Türk insanında kamp anlayışı; parasızların, ucuz ve kalitesiz, pis ve duyarsız tatil anlayışı.

Vakti zamanında aldığım koltuklarım ve masam ile portatif ve lüksü olmayan tatillere düşkünlüğümü doyasıya yaşama fırsatı buluyorum. Az biraz kahvaltılık, ekmek ve su, çoğu kez iyi ve mükellef bir yemeğin yerini tutuyor.

Çadırla tatilin en zor yanlarından birisi benim gibi hoşlanmayanlar için sanırım sıcak. Ancak orman kampları bu açıdan bir alternatif yaratıyor.

Bilgi için:
http://danismentormankampi.net/
https://eksisozluk.com/danisment-orman-kampi--1122023
http://danismentcamping.blogspot.com/2008/07/blog-post.html

Prometheus

Kurgusu itibariyle emsalleri çok olan ama anlatımı itibariyle başarılı olan bir yapım.
Başka dünyalardaki canlıları arama için yola çıkılan uzay seyahatlerinden biri ama burada insanın kökenini buluyorlar.

Gel gör ki, bulduklarından mutlu olmuyorlar. Malum yaratıklar vs.vs. işin ilginç yanı Alien serisine gönderme yapan hatta sanki onun ortaya çıkışını temsil eden bir ilk film sahnesi var filmin sonunda.

Sonuç olarak bilimkurgu gerilimden hoşlanıyorsanız izleyebilirsiniz.

IMDB: http://www.imdb.com/title/tt1446714/
Fragman: http://www.youtube.com/watch?v=sftuxbvGwiU

Topkapı Sarayı

İstanbul'a geldiğim ilk yıllarda eşim ile birlikte gitmiştim. Ankara'dan kalkıp gelince oldukça etkileyici gelmişti o zamanlar. Sanırım zamanla ve yaşla görülenler arttıkça etkisi azalıyor böyle alanların ya da küratörlerin başarısızlıkları ile çalıp çırpan müzecilerimizin üstün başarısızlıklarının sonucunda gittikçe çorak bir hal alıyor.

Netice itibariyle yiğenimin İstanbul'da en merak ettiği geziyi gerçekleştirmek boynumun borcuydu :)

Önce kısa bir Sultanahmet gezintisi ile başladık.

Sonra Ayasofya, son olarak da Topkapı.

Pek çok açıdan halen Önemli bir tarihsel mirasa sahiplik yapan müzeyi gezerken yiğenimin şaşırmalarını izlemek, onun sorularına yanıt aramak son derece keyifliydi.

Ayaklarımıza kara sular inene kadar yapılan gezimizi Gülhane parkı ile muhteşem bir finalle kapattık.

Ne olursa olsun başta yazdığım karamsar ifadelere rağmen korunması, gezilmesi ve gezdirilmesi gereken önemli bir miras.

Turkuazoo

İstanbul Forumda yer alan Tukuazoo özellikle çocukların deniz canlılığı hakkında fikir edinmesi için biçilmiş kaftan (aslında büyüklerinde edinmesi lazım ya neyse)

 

Millet olarak sudan anladığımız ya kesintisi ya da şambrelle denize girmek olduğundan bu tip parkları yararlı buluyorum. Yine de bir tarafım onların esaretinden mutsuzluk duyuyor.

Sorguluyorum; acaba esaret olmaksızın çocuklarımıza çeşitliliği somut olara farkettirmenin yolları yok mu? Kendi asıma buna çaba harcadığımı söyleyebilirim.

Burası için söyleyebileceğim içime su serpen şeyler de var. Mesela biz orada iken rehabilitasyonda olan iki karettta kaplumbağası artık doğada, Kaplumbağalardan birine motor pervanesi çarpmış diğer ise insan canavarların saldırısınauğramıştı ve burada özel havuzlarda tedavi ediliyordu. Bu da birşey.

Vatoslar ise son derece ilginçti. Hayvanlar hakkında bilgili olduğumu sanırdım. Ama Vatosların sanki kedi gibi akıllı ve ilgili balıklar olduğunu burada farkettim. Onlara dokunmak ilginç bir deneyim.

Umarım bir gün bu güzellikleri kaybetme korkusu olmadan, doğal ortamlarında tüm canlılık ve karakteristikleri ile yaşatabileceğimiz ve izleyebileceğimiz günler gelir.

Öldün Duydun mu?

Farkettim ki epey ara vermişim yazmaya, oysa epey de şey yaptım. Neyse aldım sıraya giriş yaparız peyderpey. Hepsini bir seferde yapmam mükün değil.
Başlayalım.
 
Öldün duydun mu? Kumbaracı 50 de 6'dan sonra tiyatroya ait bir oyun.
Başarılı bulduğum bir tiyatro grubu. Oyun Yiğit Sertdemir tarafından kaleme alınmış.
Siz ölseniz neler yaşarsınız öbür tarafta hiç düşündünüz mü? peki ölmeseniz neler yaşarsınız öbür tarafta? ilginç geldi değil mi?
Gidin ve öğrenin.

Detaylı bilgi:
http://kumbaraci50.com/oldun-duydun-mu-altidan-sonra-tiyatro/
http://www.biletix.com/etkinlik/PT530/ISTANBUL/tr